Güvenlik Ağı ile ilgili Bilinmesi gerekenler ve TS EN 1263-1 Standartı

Şehir içi yerleşim yerlerinde binalar inşa eden inşaat firmaları, şantiyelerde çalışanları ve halkı düşen nesnelerden koruyan etkili koruma önlemlerine ihtiyaç duyuyorlar. Burada güvenlik ağı ve sistemlerinin etkin ve esnek bir çözüm sağlayabileceğini söyleyebiliriz. Ayrıca kullanımın ne şekilde olacağının ciddi firmalarca fizibilitesinin yapılarak risk değerlendirmesi ile beraber nasıl bir sistemin kullanılması gerektiğine karar vermek gerekliliği doğmaktadır. Zagun İş Güvenliği İstanbul Perpa Ticaret Merkezi’ndeki Showroomu, Habibler ve Kıraç’taki üretim yerleri ile sektöre hizmet vermektedir. Hedefimiz 2009’dan bu yana iş güvenliği ve özellikle yüksekte çalışma sektöründe CE Belgeli kişisel koruyucu donanımlarının direk ve ve gözetim raporu almak suretiyle sanki belgeli bir firma gibi sektöre hizmet vermeğe devam etmektedirler. Olması gereken bilinçli İSG uzmanlarının standardı karşılarına alıp bu standartlara göre belgeli ürünler alma yoluna gitmesidir.

TS EN 1263-1 Standartlarına uyumluluk

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı son yıllarda etkin denetleme yöntemlerini devreye sokmuş ve şantiyelerde uygunsuz kullanım ve sertifikasız ürünlere karşı ciddi önlemler almaya ve belgelendirme içinde TSE işbirliği ile aracı başka kurumlara gerek kalmadan tek bir kurum üzerinde belgelendirme çalışmalarına başlamıştır. İş güvenliği müfettişleri ile de denetlemelere hız kazandırmıştır.2017 yılı başlarında itibaren denetlemelerde TSE Belgeleri istenecektir. TSE Belgeli veya TS uyumlu demek TSE tarafından belgelendirmek demektir. Alakasız firmaların gözetim raporlarında bir satır olarak TS EN 1263-1 Standardına göre test edilmiştir; cümlesi geçirmek uyumlu hale getirmemektedir. Güvenlik ağlarının TS EN 1263-1 Standartlarında olabilmeleri için, ürünlerin yaşlandırma deneylerinin yapılmış olması, dinamik ve statik düşme deneylerinin yapılmış olması; ağ, göz ve düğüm dayanıklılık muayenelerinin yapılmış olması, ağların kullanım şekillerine göre Sistem T,V,S,U olarak seyfiti.com üzerinden online satışın yanında ISO 9001 kalitesinde ve TS EN 1263-1 Standardın güvenlik ağları üretimimizi sürdürmek ve montaj hizmeti verdiğimiz sektörü bilinçlendirmektir. Firma olarak güvenlik ağı satın alırken, kurulurken, kullanırken dikkat edilmesi gereken hususlarla ilgili bilgi ve tecrübelerimizi bu sayıda sizlerle paylaşmak istedik.

Güvenlik ağ kullanımı ülkemizde son yıllarda pasif düşme sistemi olarak geniş bir kullanım alışkanlığına ulaşmış olup birçok şantiyede tercih edilmeye devam etmektedir. Ancak tercih edilme ve satın sürecinde ürünlerin standardına tam anlamıyla bakılmaksızın sadece fiyatlara odaklanılıp bu süreçleri tamamlamaktadır. İş güvenlik uzmanlarının bu konudaki eğitim eksiklikleri yönetmeliklerin tam anlamıyla anlaşılmaması neticesinde ve maalesef kontrol etmede ve karar süreçlerinde etkisizliği ile ilerde oluşabilecek kaza risklerine davetiye hazırladıklarını görüyoruz. Ülkemizde her şey iş işten geçtikten sonra ortaya çıkmakta; her zaman ki gibi önlem alınsaydı ya da standartlara uygun malzeme kullanılmadığından dolayı bu kaza olmuştur gibi haberlerle karşılaşılmaktadır.

Güvenlik ağlarında sertifikalandırma süreci

Güvenlik Ağları EN 1263-1 Standartlarına göre birinci kalite polyamid veya polypropilen hammaddelerden üretilmiş olmalı ve kalite standartları gereği satın alınan her elyaf için analiz raporları bulunmalıdır. Ayrıca üretilen güvenlik ağları için 2.2 Test sertifikaları düzenlenmelidir. Ürünler düğümlü veya düğümsüz olarak üretilebilir. Ve her satılan ürün için üretim tarihi, göz aralığı, hangi sınıfa uygun olduğu ile ilgili etiketlendirilmiş olmalıdır. Gerekli durumlarda ürünlerle ilgili firmalardan hammadde test numuneleri talep edebilirsiniz. Ayrıca yürürlükteki en son norm olan TS EN 1263-1 :2015’e uyumluluğunu sorgulayabilirsiniz. Güvenlik ağı sertifikalandırma ve bu sertifikaların şantiyelerce kabulü konusunda çok ciddi yanlışlıklar yapılmaktadır. İnternet sayfalarında araştırma yaptığınız güvenlik ağı satan firmaların çok alakasız ve akredite olmamış firmalar tarafında verilmiş ne olduğu tam anlaşılmayan sertifikaları sunmakta ve bu sertifikalarda iş gü- venlik uzmanları tarafından kabul edilmektedir. Nasıl bir emniyet kemerinin, baretin, ayakkabının vs. ürünleri satın alırken CE belgelerini sorguluyorsak, neden güvenlik ağları için bu belgeleri sorgulamıyoruz. Sorgulanmadığı içinde son 2 yılda standartlara uygun üretim yapmayan, montaj hizmeti vermeyen firmalar faaliyet göstermeye başlamıştır. Bunun içinde herhangi bir önlem alınmamaktadır. Sertifika istediğinizde sizlere 8-10 tane olması gereken testlerin sadece 1 tanesini herhangi bir şantiyede test ettirmek test edilmiş ve belgelerinde belirtilmiş olması gerekmektedir. Bu süreç 10 dakikada yapılan testler kadar kolay değildir. Ayrıca sadece 1 satır olarak TS EN 1263-1’e uyumludur yazısı yerine; yaşlandırma testinden gelen sonuç ile ağ sınıflarında belirtilen göz aralıklarının dayanım KJ Değerleriyle ve 1,5 kat sayı ile çarpımı neticesinin, dinamik testi sonucu ile karşılaştırılması çıkan değer sonucu baz alınmaktadır. Bu sonuçlar ağ sınıflarının oluşmasını sağlamaktadır ve A1,A2,B1,B2 gibi hangi sınıfı içerdiği sertifikalarda belirtilmesi gerekmektedir. Ayrıca ağların kenarlarında kullanılan ipleri testlerin yapılmış olması belirtilen değerleri minimum karşılaması gerekmektedir. Sertifikalandırılacak firmalarında kalite yönetim sistemlerinin olması, Marka Tescil Belgelerine sahip olması gibi gereklilikleri bulunmaktadır. Yani anlaşılacağı gibi belgelendirme sahip olmak çok ciddi çalışan firmaların işidir. Güvenlik ağlarının temin kadar kurulumu da bir standarda bağlanmıştır. TS EN 1263-2. bu standartta kurulum yapılacak sistemin ne şekilde kurulumun yapılması detaylı bir şekilde anlatılmıştır. Bilinçsiz yapılan uygulamalar korumada çok yaşanabilecek kazalarda korumadan çok daha fazla risk barındırıyor olabilir. Standartta uyulması gerekenler nettir. Buna uyulduğu takdirde oluşabilecek riskler yapılan uygulamalarla minimuma indirilmiştir. Güvenlik ağlarının yanlış kurulumu nasıl risklere yol açmaktadır, bir bakalım;

Birincisi işçi bir koruma olduğunu ve düşme esnasında kendisini taşıyabilecek bir sistemin olduğunu düşündüğünde daha rahat ama daha dikkatsiz çalışır.
İkincisi doğru doğru yükseklik limitlerinde kurulmuş olmaması, ağın yüzeyine çarpan kişiye gelecek şok yükünün artmasına sebep olacak, yaralanma ve veya ölüme yol açabilecektir.
Kullanılan çelik aksamın da kalınlığı, ağları ip kalınlıklarını arttırmak da onların daha çok koruma sağladığı anlamına gelmemektedir.

Yukarıda belirtilen ve aslında gözden kaçırılan konular farkında olmadığımız ve aslında gözden kaçırdığımız, çoğumuzun da aklına gelmeyen hususlar değil midir? Yapılması gereken nedir, riskin olduğu her yer için önlem almalı ve mümkünse profesyonellerle çalışılmalıdır. Güvenlik ağı kullanan her şantiyede güvenlik ağları ile ilgili acil durum planları ve ağın üzerine düşen kişi için kurtarma planları bulunmalıdır. Bunları yanı sıra ağların kullanımı ve kullanıma devam edildiği süre boyunca iş güvenliği uzmanlarının kontrolleri ile ilgili checklistler bulunmalıdır. Sonuç olarak, insan hayatı değerlidir. Bu değeri ve hassasiyeti onları korumak için kullandığımız ürünleri seçerken de gösterelim.